EV-Lİ-LİK !!!






Benzeriz aslında birbirimize, toplumsal yapı farklı da olsa, yetişme tarzımız apayrı da olsa kadınız biz, doğadan gelen dürtülerimiz, yeteneklerimiz, derin duygularımız var ortak olan.

Nedendir bilinmez, bilinçaltımızda hep bir evlilik fikri var. Sadece Türkiye’de değil, ben inanıyorum ki tüm dünya kadınlarının meselesi bu.  Toplumsal baskı mı desek, tek eşliliğe şartlanma mı, yetişme tarzı mı, aile içinde dünyaya geldiğimizden aile kurma meselesi mi, bir erkeğin evlenme teklifi aşkının onayı anlamına mı geliyor, ya da evlendiğinde ona sahip mi oluyoruz, ya da diğer kadınlara meydan okuma mı, veya hayat başarılarından biri mi evli kadın olmak… çok nadirdir bu hissi yaşamayan, en özgür ruhlu olanı bile beraber olduğu erkeğin onunla evlenmek istediğinden emindir, o yüzden reddediyordur, aksi durumda evlilik teklifini almak için harekete geçebilir J

Bugün burada paylaştıklarım hepsi çevremden, hepsi gerçek… hiç hikaye kısmına girmeden, ayrıntıya değinmeden, isim vermeden tamamen özet, kimi biten, kimi hala süren 18 kısa evlilik hikayesi… Sevgililer günün çılgınca kutlandığı, kutlamayanların eksiklik hissettiği Şubat ayında konumuz evlilik olsun istedim ©©©




EV – Lİ – LİK !!!

1) 18 yaşında tanıştılar… çok sevdiler birbirlerini, yatılı okulda okuyan genç kız her Cuma okul çıkışı telefon kulübesinden ilk onu arardı… bir dargın, bir barışık sürdü ilişkileri, askerden sonra erkeğin ısrarı, onu bırakmaması, intihara teşebbüsü sonucu evlendiler. İki çocukları oldu. İlk günden sorunlar başladı, kızın kişiliği tamamen bastırılmıştı. Bir erkeğin bir kadına yaşatacağı tüm olumsuzlukları yaşattı yine de kadın onu seviyordu ve evlilikleri neredeyse 30 yılı tamamlamak üzere. Tabii ilişkileri farklı, erkek de değişti, birtakım şeyleri anladı belki de, hiçbir kadın onu bu kadar tolere edemezdi. Kadın da kişiliğini bulmaya, yeri geldiğinde karşı çıkmaya başladı. İlişkileri şimdi çok daha huzurlu.

2) Yıllar süren uzun bir evlilik, adam içki içiyor, doğru dürüst çalışmıyor, şiddet uyguluyor, kadın yıllarca çalışıyor, evin yükünü taşıyor. Ama kadın anlatırken “hiç biri aldatması kadar koymadı” diye gözleri doluyor… Üç çocukları var, annelerini üzmeden okuyan… kadın en küçüğünün liseyi bitirmesini bekliyor ve boşanıyor. Annesinin evine çocuklarıyla yerleşiyor, halen bir hastanede hastabakıcı olarak çalışıyor çocuklarından biri yurtdışında üniversite okuyor, diğeri de şehir dışında.. kadın pek çok hastalık sahibi ve hala tek başına mücadele ediyor. “Onlar kendilerini kurtarsın benim gibi olmasınlar” diyor…

3) Çocukluk aşkıydılar birbirlerinin. Severek evlendiler, iki çocukları var. Adam iyi niyetli,  sosyal durumunun üstünde yaşamayı seven karısının bir şekilde beklentilerini karşılıyor. Mal mülk sahibi değiller ama uzun yıllar evli olmalarına rağmen birbirlerine heyecan duyabiliyor, fiziksel olarak da ilişkileri ilk günkü gibi sürüyor. Çoğumuzun dışarıdan görünen mutlu evlilik tablosuna çok uyuyor.

4) Ailesine çok düşkün olmasına, özellikle babasını çok fazla sevip, saymasına  karşın onların karşı olduğu bir erkekle evlendi. Evliliklerinin ilk yılları çok kötüydü, yine de iki çocuk sahibi oldular. Çok şey yaşadılar, yeri geldi kavgaları evin dışına taştı… bir dönem kocası kadını aldattı bile.. buna karşın kadın tamamen sosyal hayatını değiştirdi… kendine farklı meşguliyetler buldu ve evlilikleri hala sürüyor ve çok mutlular. Kova burcu kadını, mantığı önde, aşka inanmaz ve insanın aklının başından gitmesi nasıl bir şey diye sorar ?? iyi bir evi, iyi bir arabası, eşinin iyi bir geliri var. İstediği gibi geziyor, giyiniyor, eşi bu konuda ona baskı yapmıyor. Bu da evliliklerinin ömrünün uzamasına bir sebep…

5) Anadolu’da yetişmişti. Kendi memleketinden bir erkekle evlendi. Daha çocuk sayılırdı, üniversiteyi İstanbul’da okuyordu. Erkeğin ailesi onu hep küçümsedi, hem yaş olarak hem de tarz olarak… Kendi başına bir şey yapamıyor, sokağa yalnız çıkamıyor, kendine güveni hiç kalmamış, tamamen mutfağa, iyi yemek yapıp, yemeğe vermişti kendini…. Ta ki adam onu aldatıp, hastalık bulaştırınca ortaya çıkması üzerine… çok radikal karar verdi, çevresindeki cesur bir-iki iş arkadaşının desteğiyle boşandı, başka memlekete gitti, kilo verdi, orada öğretim üyesi oldu, üst düzey bir erkekle evlendi, iki oğlu oldu, ve çok mutlu….

6) İyi yetişmiş, yüksek öğrenimli alımlı bir genç kızken yine üniversite mezunu ama aile yapısı, yetişme ve yaşam tarzı tamamen zıt bir erkekle evlendi. Onun için evlilik çok önemliydi çünkü genç, güzel olmasından dolayı o dönem yaşadığı yerde uğradığı birkaç taciz olayı onu çok korkutmuştu. Erken yaşta kaybettiği babası onun kalbinde doldurulamayan bir boşluk yaratmıştı. Evliliği sığınak olarak görüyordu. Dışarıdan çok mutlu, her şey yolunda gibi görünüyordu, bir oğulları vardı, zeki, çalışkan… oysa ki kocası sürekli iş değiştiriyor, maddi olarak eve hiç katkıda bulunmuyor, evliliğin ilk zamanları kumar oynuyordu. Evliliklerinin son on yılı ayrı odalarda geçirdiler ve sonunda dayanılmaz noktada boşandılar. Boşandıktan sonra da çok zorluklar yaşadı, hala da maddi manevi çabalıyor ama hiç pişman değil. Niye daha önce değil dediğimizde, “oğlumun eğitimini tamamlamasını bekledim” diye cevap veriyor. Bugünlerde az kalan emekliliğini tamamlayıp gençliğinin geçtiği şehirde bir ev satın alıp, yaşamını orada sürdürmeyi düşlüyor.

7) Çalışan genç bir kadın. Çok tutucu bir aile kızı, Doğu kökenli. İstanbul’da çalışıyor, evli. Çalışkan, akıllı, çevresine enerji, mutluluk veriyor ama ilaçlarla yaşıyor. Çok mutsuz nedenini anlatmıyor, ama belli… Şu sıralar artık kararını vermiş, boşanma davası açmış. Çoğu erkek gibi eşi de kolayca boşanmıyor. Kadın bir yandan ailesini, çocuğunu üzmeden halletmeye çalışıyor, bir yandan da işe gidip insanlara yardımcı olmaya çalışıyor. Sosyal medyada hep acı ve hüzün dolu sözler paylaşıyor. Kendini pek çok kadın gibi küçük oğluna adamış, mutluluğu onda buluyor. Kim bilir  içinde neler yaşıyor ??

8) 1960 yıllar İstanbul’u… her şey, herkes çok farklı…. Duygusal, çalışkan, akıllı ve alımlı bir kadın yine titrine, karizmasına kandığı erkekle evleniyor. Çünkü kaba ve sert bir erkek olan babasında bulunmayan nezaket, kibarlık, bir kadına nasıl davranılacağını bilmek var onda. Evlenince kabus başlıyor, adam bir işte tutunamıyor. Sürekli doyumsuzluk ve dengesizlik, kısa sürelerde başka işler açıyor, ya da başka işlere giriyor…. Karısının üstüne borç yapıyor, hacizler başlıyor, kadını iş hayatında utandırıyor. Üstelik birlikte yaşadıkları evde çocukların bakıcısıyla kadını aldatıyor. İki kızları var, kadın memur, hiçbir şeyi yok ama yine de boşanıyor. Çok sancılı dönem, sağlığından oluyor, çok acılar çekiyor, çocukları yuvalarda büyütüyor, sokaklarda ağlayarak yürüyor pek çok kez ama yapması gerekeni yapıyor. Yıllar sonra çocuklarına babalık etsin, bir ev sahibi olsun diye kendinden yaşça çok büyük bir erkekle evleniyor öyle ki yolda baban mı diye soran oluyor!!!! Bu evliliğinden de bir kızı oluyor ve kızı 6 aylıkken adam trafik kazasında ölüyor… hayat ona üç kızı babasız ve tek başına büyütmeyi layık görüyor…

9) Babasını küçük yaşta kaybetmiş, kız kardeşiyle birlikte İstanbul’da iyi şartlarda yetişmiş bir kız… çok akıllı, entelektüel, iyi eğitimler almış, iyi bir üniversite mezunu… En iyi şirketlerde, en üst düzeyde çalıştı, pek çok kız, erkek arkadaşı oldu. Arkadaşlık ettiği bir erkekle evlendi, evliliği sadece bir yıl sürdü. Yıllardır yalnız, başka şehirde yaşıyor. Hiç çocuk sahibi olmadı ve yaşamını Ege’nin güzel bir şehrinde evden çalışarak sürdürüyor.

10) Uzun yıllar beklenen bir çocuk olarak İstanbul’da iyi şartlarda yetişmişti. Özel okullarda okumuş, bir dediği iki olmamıştı. Gezmeyi, giyinmeyi çok severdi, fakat ailesi bu konuda kısıtlayıcıydı, bu da onu mutsuz ederdi… lise bitince tesadüf gittikleri düğünde onu beğenen bir erkekle evlenme kararı aldı. Nasıl olsa ailem istediğim gibi gezmeme, giyinmeme ve hatta çalışmama izin vermeyecek diye.. Tanışmaları, nişanlanmaları, iki ailenin birbiriyle uyumu mükemmel görünüyordu… ta ki evlenene kadar.. evliliğin ilk günlerinden sorunlar başladı, baskın bir kaynana, ve görümce. Oğullarını paylaşamayan, onun üstünde hala söz sahibi olan ve oğullarının da buna izin verdiği bir evlilik… 25 yıl neredeyse olaysız geçmedi. İki çocukları vardı, ailesine karşı boşanmak, boşanıp baba evine dönmek en büyük korkusuydu kadının ve evliliğini sürdürmek, mutlu olmak için her şeyi yapıyordu dayanılmaz noktaya gelinceye kadar… Sonunda boşandı. Boşandıktan birkaç yıl sonra kocası yeniden evlendi, bir çocuğu bile oldu… kadın iki oğluyla yaşamını sürdürdü, oğlunun biri evlendi, hatta torunu var artık Onların işleri, eğitimleri hep onun sorumluluğundaydı. Hepsini başardı, hatta ileri sayılacak yaşta büyük cesaret örneği göstererek girişimci ruhuyla kendine bir işyeri açtı. Şimdilerde istediği, şu an hayatında olan erkekle, huzur bulacağı, yaşamın geri kalanını paylaşacağı evlilik yapıp mutlu olmak.

11) İyi bir ailenin küçük kızıydı. Maddi sorunları hiç yoktu, geleneksel aile yapısına sahiptiler, iyi okullarda okudu, üniversiteyi bitirdi iyi bir meslek sahibi oldu. Tesadüfler sonucu tanıştığı ve aile yapısının kendisininkine benzer bir erkekle evlendi. İşten ayrıldı, ev hanımlığını tercih etti. İki çocukları oldu. Kocasının ailesiyle ilgili sorunlar yaşadı, işiyle ilgili maddi zorluklar yaşadı, dışarıya hiç yansıtmadı. Kimse mutsuzluklarına şahit olmadı, belki kendine bile itiraf etmedi… iki harika çocuğu oldu. Yine pek çok kadın gibi sosyal ortamda iyi bir aile kadını, evli ve iki çocuklu…

12) İyi eğitim görmüş, meslek sahibi bir kızdı. Pek erkek arkadaşı olmamıştı, hani şu çok düzgün, terbiyeli dediklerimizden… Aileler aracılığıyla kendi mesleğine de yakın bir erkekle evlendi. Çok mutluydu, onu çok sevmişti, hatta aşıktı bile denilebilir… Yıllarca kendini işine verdi, hırs yaptı daha çok büyütmek, daha çok kazanmak için, adamınsa öyle bir derdi hiç yoktu. Kendine en iyi kıyafetleri alır, zevkinden hiç mahrum kalmazdı. Günün birinde kadının kız kardeşi, adamı kendi arabasında başka bir kadınla görmesinden başlayan aldatma hikayesi evliliğin sonu oldu. Birkaç yıl sancılı geçirdiler, boşandıktan sonra bile birlikte oldular ama olmadı. Şu an kadın yine çalışıyor, tek kızlarınla birlikte yaşamını sürdürüyor, kızı çok büyüdü,  üniversiteyi bitirmek üzere. Uzun süre geçmesine sanırım onu hala özlüyor…

13) Babasını küçük yaşta kaybetmiş, kız kardeşiyle birlikte annesi onları büyütmüş, iyi şartlarda yetiştirmişti. Okul bitti, iş hayatı başladı ve İstanbul’da yetişmiş bir kız olarak doğuda mecburi hizmete gitti. Orada tanıştığı aynı meslekten bir erkekle evlendi. Her şeyleri farklıydı, aile yapıları, yaşam tarzları, bazı bakış açıları. 2 kızları oldu, sorunlar yaşadılar ama ayrı olmanın getirdiği dezavantajları düşününce evliliğin devamına karar verdiler. Kadın işi, kızları, evi, evdeki hayvanları ve eşiyle sakin, huzurlu bir yaşam sürdürüyor.

14) Aile sorunları yaşayan yine de sevgi dolu bir kız.. vasat bir eğitim hayatı, daha çok politik etkinlikler… pek çok erkek arkadaşı oldu ve iş hayatında birlikte çalıştığı kendinden yaşça çok küçük bir erkeğe aşık oldu… çok iyi gidiyordu ilişkileri, evliliğe doğru giderlerken erkeğin onu aldatmasıyla büyük bir kriz yaşadılar. Aldattığı kadın yanı başlarında, birlikte iş yaptıkları bir kadındı. Bunları hallettiklerini sanıp evlendiler, bir oğulları oldu. sorun bitmemişti, kadın hala onların hayatındaydı, dolayısıyla evde büyük krizler yaşanıyor, çocuk da bunlardan olumsuz yönde etkileniyordu. Boşandılar. Olmadı, çocuklarının sağlık sorunları, özel eğitime olan ihtiyacı ve sanırım aralarındaki garip tutku onları birleştirdi. Çocuklarıyla birlikte yaşamlarını sürdürüyorlar, bir yandan da oluşan yaraları sarmaya çalışıyorlar.

15) Yurt dışında yaşayan, bir kız kardeş sahibi olan kadın, Türkiye’den oraya geçici süreliğine gelen genç erkekle tanışıp evleniyor. Her şeyi bırakıp sevdiği adamın peşinden Türkiye’ye yerleşiyor. Burada çok değer görüyor, mesleği kendi memleketindekine göre çok daha fazla kabul görüyor. Karı koca birlikte çalışıp, üst düzey makamlara geliyorlar, gelir düzeyleri artıyor, iki çocuk sahibi oluyorlar, onları en iyi şekilde yetiştiriyorlar. Bir kız, bir erkek. Çocuklarından biri ikinci evliliğinde buldu mutluluğu, diğeri mükemmel görünümlü bir evliliğini iki kızıyla birlikte sürdürüyor… Çocukları, torunları, besledikleri hayvanlarıyla hala birlikte el ele her konuda hayatı paylaşıyorlar.

16) Üniversiteyi İstanbul’da okuyor. Evinden ilk kez ayrılıyor. Burada tanıştığı, yine kendi memleketinden bir erkekle evleniyor. Her şey çok uyumlu görünüyor… ikisi de akademik kariyer sahibi, bir kız, bir erkek çocukları var. Birbirlerine hala saygı duyuyor, özel alan yaratabiliyorlar ve evliliklerini örnek şekilde sürdürüyorlar.

17) Nasıl evlendiklerini bilmiyorum. Ben tanıdığımda evliydi, iyi bir aile kızı. Hep İstanbul’da büyümüş, kocası da öyle, çok iyi bir ailenin çocuğu. Şehrin en iyi semtlerinden birinde oturuyorlardı, iki oğulları vardı, özel okullarda okuyorlardı. Kocasının işleri bozuldu, son zamanlarda evden ona destek olmaya çalışıyor, dışarıdan hiçbir şey belli etmiyordu. Ama sorunlar çözülemedi. Evi kapatıp, kayınvalidesinin yanına taşınmak zorunda kaldılar. İstanbul’un en iyi semtinde, büyük güzel bir evdi, fakat iki kadının yönettiği bir ev… çocuklardan biri okuldan alındı, devlet okuluna verildi, tam lise çağındaydı ve hem arkadaş çevresi hem aile içerisinde büyük sorunlar yaşadı. Diğer oğlan özel üniversiteye gidiyordu, ona da maddi destek gerekiyordu bu yüzden o şartlara dayanmak zorundaydılar. Yıllarca oğullarının psikolojik, fizyolojik tüm sorunlarıyla bunun yanında kocası ve kayınvalidesiyle mücadele etti, yine de dışarıda mutlu ve güçlü kadındı. Bu süreçte kendiyle ilgili eksik kalanları da tamamladı. Üniversiteyi bitiren oğlu burslu Amerika’ya gitti, orada işe girdi, üst düzey yönetici, evlendi ve iki çocuğu oldu. Diğer oğlu da üniversiteyi bitirdi, abisinin yanına gitti, orada iş buldu, o da bir orada yaşayan bir Türk kızıyla evlendi. Çocuklar aile yaşamlarını orada sürdürüyor. Sonunda kadın özgürlüğünü ilan etti, bağımlılıkları bitmişti, kocasıyla baş başa yine aynı semtte kayınvalidesinden ayrı fakat daha küçük bir evde yaşıyor, huzurlu, mutlu… yıllarca hedeflediği her şeyi başardı..

18) Yıllar önce ilk gençlik yıllarında tanıştığı gençle evlendi.  Doğu kökenli ama İstanbul’da yetişen bir genç kızdı. Bir bebekleri oldu ama kafa yapısının çok farklı olduğu bu erkekten bir yaşındaki çocuğunu alarak evden ayrıldı. Siyasi görüşleri aynı, kendinden birkaç yaş küçük bir erkeğe aşık oldu. Onunla evlendi, onunla da bir oğulları oldu. İki kardeşin birbirleriyle ve anne babalarıyla ilişkileri örnek denilebilecek cinstendi. Kızı büyüdü, evlendi, bir torun sahibi şimdi, oğlu hala onlarla yaşamaya, babasıyla birlikte çalışmaya devam ediyor. Evlilikleri hala aynı saygı ve mutlulukla sürüyor, kadın kocası için “bana dokunduğunda hala kalbim çarpıyor” diye ifade ediyor.


You Might Also Like

0 yorum

Mesajınız için teşekkürler...

Flickr Images

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı