Merhabalar, 

Bu sayfayı açtım çünkü paylaşmayı, bilgi alışverişini seviyorum, interneti bu yolla kullanabileceğimizi, bu karmaşık, telaşlı dünyada, daha az vakit harcayarak birbirimize ulaşabileceğimizi düşünüyorum. Arada bir ziyaret edip, görüşemediğimiz zamanların özetini bir sayfada görelim istiyorum. Ziyaret saatleri dışında mutlaka bir yere gidilmeli, bir film seyredilmeli, değişik bir mekan görülmeli, kendimize verdiğimiz bir ödev olmalı ve bunlar birbirimizle paylaşılmalı, fikirlerimiz dinlenmeli, ilgimizi çeken uygulanmalı, ya da en azından kafamızda belli fikir oluşmalı diye düşünüyorum. Annem küçükken bizi çok gezdirirdi, İstanbul o zaman böyle değildi, gidilecek yer sayılıydı, dolayısıyla seçkindi ve ulaşım kabus değildi… Pastaneler cafe, lokantalar restaurant olmamıştı henüz. Gerçekten gayrimüslüm ya da yabancı uyrukluların işlettiği birkaç mekandı Türkçe ismi olmayan. Genellikle yatılı okullarda, yuvalarda büyüyen, çalışan anne çocukları olarak, hafta sonları bizim için özeldi… benim için hala da öyle. Mutlaka bir etkinlik yapmalı, evin, hayatın monotonluğundan uzaklaşmalıyım, yapabildiğim, imkanlarım ölçüsünde… Bize derdi ki, “bir yere bir kere de olsa gidin, bir yemeği bir kere de olsa yiyin, karşılaştığınızda, ya da konuşulduğunda bir fikriniz olsun”. Bu düşüncemi beynime yerleşmiş nedir, yine koşullarım elverdiğince değişik yerlerde olmayı, farklı tatları denemeyi seviyorum ve bunları paylaşmaktan da, başkalarından öğrenmekten de zevk alıyorum. Bu sayfanın amacı da tamamen bu…. Biz bize yazalım, konuşalım, ağlayalım, gülelim… tamamen kadınca, tamamen insanca, tamamen yaşamca..

Beynimiz bir küçük bir sandık, ama içinde kocaman şeyler saklıyor, hadi onları çıkaralım, sakladıklarımızı, biriktirdiklerimizi, anılarımızı, deneyimlerimizi ortaya dökelim. Hangi kadının sandığı yoktur ki?? Ya da sandık yerine koyduğu bir eşyası, kutusu, bavulu, bir çekmecesi ya da bir sepeti… Sandık demek saklamak demek, korumak, kollamak demek, sandık gizlilik demek, içinde ne var diye merak demek, sandık biriktirmek arada açıp bakmak demek… tıpkı bir kadın tarifi gibi, saklayan, koruyan, kollanan, gizemli, merak uyandıran, içinde biriktiren arada ortaya çıkaran, çoğunlukla kaldıran, unutmuş gibi yapan!!

Ben kişilerarası farklılıklara, çevrenin, genetik faktörlerin, yaşam koşullarının karakterimizi etkilediğine, ve aynı olaya hepimizin farklı baktığına, farklı bakması gerektiğine, duygularımızın değişikliğine, insanların, tabiatın çeşitliliğine inananlardanım. Ben anlatılan bir olaya kendi gözünden bakmayan, karşımdakinin koşullarında değerlendirmeye çalışan, benimle ilgili de aynı şeyin yapılmasını isteyen kadınlardanım.  Benim görüşlerim farklı, sizinkiler çok farklı. Bu nedenle bu sayfada bir de SENCE köşesi ayırdım. Sizin kendi fikirleriniz, aynı olaya farklı bakış açınızı merak ediyorum. Ne kadar çok konuşur, birbirimizi dinlersek o kadar çok BENCE ve SENCE nin birbirine yaklaşacağına, ortak noktalarda buluşabileceğimizi BİZCE olabileceğimizi düşünüyorum. Bundan dolayıdır ki, neredeyse her cümlenin başında bolca BENCE kelimesini göreceksiniz J çünkü gerçekten her şey bence ve sizin yazdıklarınız, paylaştıklarınız da SİZCE …

Statüsü ne olursa olsun bütün kadınların ortak derdidir, değişmez sorusudur?? Bugün ne pişirsem, bugün ne giysem??? SENCE köşesinde sizin yemek tariflerinizi, sizin gezdiğiniz, gördüğünüz yerleri, ya da o yaşadığınız bir sevinci veya üzüntüyü öğrenmeyi de merakla bekliyorum.  Uygun bütçeli, ulaşılabilir, evdekilere benzeyen, kendi kendimize rahatlıkla uygulayabileceğimiz, dışarı çıkarken acaba ne giysem sorusuna cevap olabilecek bir kombinler yapıp yayınlayalım. Kısaca canımız ne isterse yazalım, paylaşalım istiyorum, hiçbir kısıtlama olmadan, müdahaleye maruz kalmadan… yeter ki birbirimizi kırmayalım, sevgi, saygı sınırlarından uzaklaşmayalım.

Bu sayfada ayın kadını köşesi olsun, her ay içimizden birini tanıtayım, hayran olduğum, takdir ettiğim kadınların hayatlarını bir kahve içimi eşliğinde sizinle paylaşayım istiyorum. Çünkü biliyorum ki her kadının hayatının bir bölümü, bizim hayatımızın da bir karesi, her hayat bir ders….