ALMANYA
Perşembe, Şubat 09, 2023ALMANYA #ALMANYA##BERLİN#DRESDEN#SEYAHAT#TATİL#GEZİ#KEŞİF#YENİYERLER#YENİKÜLTÜRLER# YENİNSANLAR# Kasım ayında, kızımın doğum günün...
ALMANYA #ALMANYA##BERLİN#DRESDEN#SEYAHAT#TATİL#GEZİ#KEŞİF#YENİYERLER#YENİKÜLTÜRLER#
YENİNSANLAR#
Kasım ayında, kızımın doğum gününde Berlin’e bir gezi
planlamıştık. Tam olarak planladığımız gibi gitmedi her şey, aksilikler oldu,
yine de gerçekleşti seyahatimiz.
İlk kez yurtdışına yalnız çıkıyordum, gergin ve kaygılıydım
ama başardım. Herkese böyle bir deneyim tavsiye ederim. Sadece bir gün yalnız
geçirdim, ertesi gün kızımla buluştuk. Uçaktan inip, metroya binip, otele
ulaşmam, zorlandığım yerlerde kendime yeten İngilizcemle sorular sorarak otele
yerleşmem benim için bir başarıydı. Berlin’in iyi bir semtinde, iyi bir oteldi.
İlk 2 gün otel çevresindeki sokakları, müzeyi, parkı gezerek geçirdim.
Berlin’de 4 gün kaldık. Şahane bir şehir. Belki benim ruhuma
uygun, her şey düzenli, kurallar çerçevesinde. Mimari bozulmamış, müzeleri
gezmeseniz, klişelere girmeseniz bile, sokaklarda dolaşmak, o yapıları izlemek,
yeni yerler keşfetmek harikaydı. Lezzetli yemekler yedik, harika kahveler
içtik. Sonbaharın sonunun keyfini çıkardık.
Berlin’den trenle 2,5 saatlik yolculukla Dresden şehrine
seyahat ettik. Dresden ilk günümüz otel çevresinde yürümek, market alışverişi
yapmakla geçti. Ertesi gün keşfe çıktık. “Old city” muhteşemdi. Masal şehir
gibiydi, gecesi ayrı güzel, gündüzü ayrı güzeldi. Çok güzel mekanlarda çok
lezzetli yemekler yedik, kahve ve yöresel çöreklerinden tattık.
İki şehirde de büyük Noel Pazarları kurulmuştu. Orada
yöresel yiyecekler, yöresel içecekler ve el yapımı ürünler satılıyordu. Yılbaşı
öncesi ışıl ışıl geceler şehirlere ayrı güzellik katıyordu. İki şehirde de ortak gözlemim; birden fazla
lunaparkların olmasıydı. Eskiden İstanbul’da da çok vardı, hiç kalmadı.
Berlin’de müzeler adasını mutlaka görmelisiniz, çok yardımcı
oluyorlar. Müzelerin içine girmeseniz bile, dıştan izlemek, nehir kenarında
yürüyüş yapmak, bahçelerinde heykelleri izlemek bile insanı geçmişe götürüyor.
Eğer tarih seviyorsanız Dresden de tam size göre bir şehir. Nehir kenarında
yürüyüş yapıp, şatoları, klişeleri ziyaret edip, köprüden şehrin manzarasını
izleyebilirsiniz.
Almanya’da ulaşım kolay. Çok alternatif var. Ben gitmeden
önce ödevime çalışmıştım, elimde kağıtlarla dolaştım. Çok da gerek yokmuş, kaldığınız
otelde de bu konuda yardımcı oluyorlar.
Hava soğuktu ama şansımıza rüzgar yoktu. Kalın giysiler
götürmüştük, çok fazla üşümeden gezebildik. Hava saat 16.00 gibi kararmaya
başlıyor. O saatte ebeveynler çocuklarını okuldan alıyorlar, köpeklerini geziye
çıkarıyorlar.
Avrupa’nın diğer şehirlerinde olduğu gibi sokakta hiç hayvan
yok. Hepsi sahipli. Metrolarda bile sahiplerinin yanında çok saygı görüyorlar.
Türklerin yaşadığı bir semte kısa bir ziyaret yaptık. Herkes
Türkçe konuşuyordu, her yerde Türk lokantaları vardı. Metro istasyonunun
çevresi biraz pis ve kötü kokuyordu.
Berlin’e döndüğümüzde otel yanındaki büfe sahibi bile Türkçe
konuştu bizimle, şaşırdıkJ
Berlin’de Türkiye’de olmayan ünlü Amerikan markalarının
tadına baktık. Meksika lokantasında Dünya kupasını izledik. Dresden’de küçük
hoş bir mekanda unutulmaz lezzette pizza yedik. Türkiye’den Berlin’e gitmiş
ünlü dönerci ustasından Almanya’ya uyarlanmış döner yedik J
Gelirken sevdiklerimiz için noel çikolataları ve
kurabiyeleri aldık.
Çok kısa bir özeti bu seyahatimizin, gerçekten çok beğendim.
Umarım bir gün tekrar ziyaret etmek kısmet olur. Berlin’i yaşayabileceğim
şehirler listesinin başına aldımJ